Pages

28 Mayıs 2009 Perşembe

Nazar İnanışı...



Nazar inanışı ve buna ilişkin dinî, sihri ve büyüsel inanç ve pratiklerin halk yaşamında çok önemli bir yeri vardır. Öyle ki, söz konusu inanç ve buna ilişkin dinî, sihri ve büyüsel inanç ve pratikler, günümüzde bilinen bütün bilimsel ve teknolojik ilerlemelere rağmen o, halk dindarlığının önemli bir boyutu olarak, eskisi kadar olmasa da halkların yaşamında önemli yerini korumaktadırlar. Nitekim, ülkemizde yapılan, etnoloji, folklor, sosyoloji, dinler tarihi ve tecrübî din sosyolojisi gibi bilim dallarında yapılan çalışmalar, nazar inancının Türkiye'de hâlâ pek yaygın olduğunu ve günlük yaşamın her safhasına kadar girdiğini ortaya koymuştur.



Nazar inanışı ve buna ilişkin dinî, sihri ve büyüsel inanç ve pratiklerin, Elazığ halkının yaşamanda da köklü bir yeri vardır. Öyle ki halk, köklü değişimlere rağmen eski inançlarına hâla bağlıdır. Halk arasında yaygın olan bu inanışlar, akılsa! düşüncenin karşıtı olarak dikkati çekmekle beraber, halkın düşünce biçimini şekillendiren tutum ve davranışlarını etkileyen toplumsal gerçeklikler olarak karşımıza çıkmaktadır.



İnsan düşüncesi, canlılar dışında kendisi için hayati önem taşıyan eşyaya, araç-gerece, mala-mülke de nazar değebileceği inancına ulaşmış ve buna tedbir olarak onlar için de çeşitli nazarlıklar geliştirmiştir. Bunlar arasında Anadolu'da yaygın olarak görülen ev nazarlıkları gerek yapım maddeleri gerekse biçimleri açısından dikkat çekici bir zenginlik gösterirler. Özel otomobillere asılan küçük çocuk ayakkabıları, oyuncaklar da birer nazar objesidir. Daha çok gecekondu bölgelerinde ve kırsal kesimde görülen televizyon, çamaşır makinesi, buz dolabı gibi ev eşyaları üzerine asılmış nazar önleyici çeşitli objeler oldukça yaygındır. Ortadoğu ülkelerinin çoğunda nazar boncuğu yaygın bir kullanıma sahiptir.



Halk inanışına göre, bazı insanların bakışlarındaki zararlı güç sebebiyle insanlara, özellikle çocuklara, evcil hayvanlara, eşyaya zarar verdiğine inanılan gizli bir güç olarak kabul edilen nazar için halk arasında "nazar değmesi", "göz değme insanların yaratılıştan gelen birtakım özellikleri (fizyolojik) nedeniyle diğer insan. hayvan veya nesneleri son derece beğenmesi veya kıskançlık nedeniyle söz konusu unsurların bundan zarar görmeleri ifade edilmektedir. Ve "göze gelme" gibi tabirler kullanılmaktadır.




Mitolojide taş, doğal kutsallığı içerisinde barındıran kozmik kutsallık tezahürlerinden biri olarak arşımıza çıkmaktadır. Bu nedenle bütün kültürlerde taşlara önemli ölçüde kutsallık yüklenmektedir. Taşlar, taşıdığı dinsel değerlerle,
onu taşıyanlara güç, kuvvet, dayanıklılık süreklilik yüklemekte, o insana varoluşsal güvenlik vermektedir.



Nazarlıkların, fetişlerin negatif titreşimsel etkilerini azaltacağı hatta tam olarak yok edeceğine inanılır. Bunların arasında kem gözler için kullanılan en yaygın şey de mavi renkli boncuktur. Çünkü, gök mavisi rengindeki gözün nazar etme ihtimalinin daha yüksek olduğuna inanılır. Bunun için de gök mavisi rengindeki nesnelerin nazar değmesinden koruyacağı düşüncesiyle mavi boncuğa önem verilir ve yalnızca mavi boncuk, nazarlık olarak kullanılır. Eski çağlarda Orta Asya inanışları neticesinde Göklerin Tanrısı olan Tengri Ülgen'in göklerde oturarak halkını kötülüklerden koruduğu söylenirmiş. Bundan dolayı Orta Asya'da insanlar göğün rengi olan maviyi kutsal saymışlar, saygı göstermişlerdir.



Anadolu’da en yaygın olarak kullanılan nazarlık, nazar boncuğudur. Nazar boncuğu kötü bakışın, etkisini önlemek amacıyla çoğu kez camdan küçük tespih tanesi şeklinde yapılan, bazen göz şeklinde, ortalan delikli cam yuvarlaklara denilir. Buna göz boncuğu da denir. Nazar boncuğu gözden gelen tehlikelere karşı yine bir göz idolü ile karşılık vermek; amacıyla kullanılmaktadır. Bunların beş parmak şeklinde olanları da vardır. Bazı yörelerde çocuklara, atlara ve nazar değmesinden korkulan diğer hayvan ve eşyaya gösterişli binalara, arabalara da nazar boncuğu takılmaktadır.



Ayrıca Anadolu'da, bir ipliğe veya tel parçasına dizilmiş boncuklar da nazarlık olarak kullanılır. Özellikle kem gözlerin yıkıcı etkisinden korunmaya muhtaç bakımlı inekler ve atların boyunlarına boncuk kolyesi takılır.